google.com, pub-5514343700884512, DIRECT, f08c47fec0942fa0
top of page

Fransa-Marsilya(Temmuz 2025)

Merhaba Cote d’Azur gezimizin başlangıç durağı olan Marsilya gezi yazımızla karşınızdayız. Önce Cote d’Azur ne demek onu açıklayalım. Côte d'Azur terimi, Türkçe'de "Fransız Rivierası" olarak bilinir ve kelime anlamı olarak "Lacivert Kıyı" veya "Gök Mavisi Kıyı" demektir. Fransa’nın Akdeniz kıyısı komple bu isimle anılır. Uzun sahil şeridi ve gök mavisi deniziyle muhteşem bir güzellik sunmaktadır Fransa kıyıları. Özellikle yazın gitmek canının istediği sahil kasabasında inip denize girmek, deniz mahsülü yiyecekler yemek ya da bir şeyler içmek müthiş keyifli. Öyleyse ilk durağımızı Marsilya’yı anlatmaya başlayalım.

Marsilya, Fransa'nın güneydoğusunda, Akdeniz kıyısında yer alan tarihi ve canlı bir liman kentidir. Fransa'nın Provence-Alpes-Côte d'Azur bölgesinin ve Bouches-du-Rhône ilinin merkezidir. Fransa'nın en büyük ikinci kentidir. Marsilya, MÖ 600 yıllarında Foçalı (Yunan) denizciler tarafından Massalia adıyla kurulmuştur ve bu özelliğiyle Fransa'nın en eski şehridir. Tarihinin yanında açık hava grafi müzesi desek yalan olmaz. Marsilya’nın en eski  mahallelerinden  La Panier ve Cours Julien’de bol bol grafiti görebilirsiniz. Gerçekten şahane çizilmişler. La Panier’in dar, yokuş ve pastel tonlardan oluşan binalarını gezerken harika fotoğraf çekebilirsiniz, dolaşması da bir o kadar keyifli. 

Peki Marsilya merkeze havalimanından nasıl ulaşırız?

MARSİLYA’YA HAVALİMANINDAN ULAŞIM

Marsilya Provence Havaliman’ında uçaktan indikten sonra Terminal 1 ile 2 arasında Gare St. Charles’a giden L091 Numaralı otobüsle merkeze 40 dakikada 10 Euro karşılığında ulaşabilirsiniz.  Otobüs durağının yakınındaki otomatlardan bilet alabilirsiniz. Çocuk için 5 Euro onu da belirtelim.  

MARSİLYA'DA KONAKLAMA

Fransa’da konaklama özellikle turistlere hırsızlığın fazlaca olduğu Cote d’Azur bölgesi söz konusu olunca konaklayacağımız yerleri seçerken fazlaca hassas davrandık. Araştırmalarımıza göre Cours Julien ve La Panier mahallelerinde konaklamanın çok güvenli olmadığını öğrendik. Bu mahalleler Marsilya’nın en eski ve tarihi mahalleri olmasına rağmen Marsilya’ya göç eden göçmenler bu eski mahallere yerleşmiş o yüzden de güvenli görülmüyor. Viuex Port önerilmişti ama orada da fiyatlar oldukça yüksek olduğu için liman kıyısındaki Joliette mahallesini tercih ettik. Burada da MEININGER Hotel’de kaldık.  Otelimiz oda kahvaltı, kahvaltısı oldukça yeterli temiz, çocuklar için uygun ve Gare St. Charles tren garına 15 dakika uzaklıktaydı. Müşteri memnuniyeti yüksek ve ekonomik bir oteldi. Bu yüzden tavsiye ederiz. Çoğu yere yürüyerek gidebilme imkanı sunduğunu da vurgulamak isteriz. Ayrıca yakınında Aldi market var rahatlıkla ihtiyaçlarını karşılayabilirsiniz.

 

MARSİLYA’DA GEZİLECEK YERLER

Marsilya gezimize 2 gün ayırdık. Ve her yeri gezdik. Marsilya yokuşları olan bir şehir özellikle Notre Dame De la Gard yokuşu çok fena haberiniz olsun.

1. Marsilya Katedrali

 

2. Undartground

3. Tag Place Des Pistoles

4. Old Charity Centre

5. Rue de Panier

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

6. Pl. Des Moulins

7. Mont Des Accoules

8. Pl de Lenche

9. MUCEM

 

10. Rue Saint Ferreol

11. Vieux Port

 

12. Honere destienne d’arves

13. Le Museo du Savon

14. St Victor Abbaye

15. Notre Dame de La Gard

16. Cr Jullien

17. Palais Longchamp

 

MARSİLYA 1.GÜN

Eşyalarımız otelimize attığımız gibi önce yemek yemek için kendimize bir yerler aradık ve tabi canım Burger King hemen imdadımıza yetişti. Türkiye’den 36 derece sıcaklıktan gelmiştik ve Marsilya oldukça serin sayılırdı. 25 26 derece sıcaklık önce çok iyi gelse de üşüdük diyebiliriz. Bu yüzden siz siz olun yaz bölgelerine de seyahat etseniz mutlaka yanınızda ince hırka ceket bulundurun. Ki biz hep öyle yaparız.

Karnımızı doyurduktan sonra gezimize Marsilya Katedralinden başladık. Geniş bir meydana sahip olan katedral bahçesi aynı zamanda insanların buluşma noktası. Çocuklar paten kayıyor, bisiklet sürüyor, amatör dans grupları dans etmek için toplanıyor. Deniz manzarası oldukça güzel günü batırmak için uygun bir mekan. Katedral de  oldukça büyüleyici. Bu meydanda daha önce hiç görmediğimiz bir sokak oyunu gördük. Toprak dikdörtgen bir zemin tahtalarla çerçevelenmiş ve insanlar tenis topu büyüklüğünde demir bilyelerle oyun oynuyorlar. Bir süre onları izledik ve bu oyunun güney Fransa’ya ait bir sokak oyunu olduğunu öğrendik. Oyunun adı Pétanque (Petank). Tüm kıyı şeridinde bu oyun alanlarını hatta Nice’de turnuvasının bile düzenlendiğini gördük. Oğlumuz burada bir iki demir bilye yuvarladıktan sonra gezimize devam ettik.

 

Buradan ayrılıp La Panier’e geçtik. İlk Untarground ile başladık. Bu dükkan bizim İstanbul Kadıköy’de hediyelik eşya satan yerlere benziyor. Benzersiz kılan ise dükkanın dış cephesindeki grafitiler. Önünde fotoğraf çekip içeriyi gezip alışveriş yapabilirsiniz. Buradan çıkıp sırayla Tag Place Des Pistoles, Old Charity Centre, Pl. Des Moulins, Mont Des Accoules’i  dolaştık. Eski Marsilya evleri ve evlerin cephelerinde şahane grafitiler gördük.

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

Çok fotografik bir mahalle burası rengarenk. Tatlı cafeler ve hediyelik eşya satan yerler var. Biz bir şeyler içmek için Place de Lenche Meydanını tercih ettik. Buradan bir mekan seçip orta alanda oturup Notre Dame de La Gard’ı izleyerek bir şeyler içmek mümkün. Keyifli bir yer. Dikkatimizi bir şey daha çekti biraları küçük ve büyük boy olarak satıyorlar. Ama küçük deyince aklınıza 33cl gelmesin burada küçük 25cl demek haberiniz olsun.

Bir şeyler içtikten sonra limandan(viuex port) yürümeyi tercih ettik. Güneşi Fort Saint-Jean’ surlarının etrafında yürüyürek batırdık.

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

Ardından sahilde bulunan MUCEM’e gittik. Haliyle kapalıydı. Ama bahçesinde Afrika müzikleri içeren bir parti vardı. Gençler ücretsiz bir şekilde katılabilecekleri bu parti için sıraya girmişlerdi. Burada çok fazla Afrikalı var. Fransızdan daha fazla diyebiliriz. Neredeyse tüm mekanlarda Afrika müzikleri çalınıyor. Parti mekanının etrafını dolaştık çocukla girilmeyeceğine kanaat getirdiğimiz için sahilden yürümeye devam ettik. Yemek yemek için Dünya mutfağından pek çok seçenek sunan Populo’yu tercih ettik.

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

Fiyatları oldukça uygun. Tam ortasında barı var ve oturma yerleri de gayet yeterli. Yemeğimizi yedikten sonra günü otelimizde noktaladık.

MARSİLYA 2.GÜN

Otelimizde kahvaltımızı yaptıktan sonra bol bol yürüyeceğimiz ikinci gün Marsilya gezimize başladık.  Sahilden yürüyerek vieux port a yürüdük. Buradan alışveriş caddesi olan La Canebière caddesine geçtik. Işıklı rengarenk atlı karınca görünce tabi dayanamayıp oğlumuzla bindik. Bu caddede cafeler ve alışveriş yapılacak mağazalar var. Bir şeyler içmek için kıyıya geçip yani Vieux Port’a gözümüze hoş görünen bir cafede oturup liman manzarasında bir şeyler içtik. Buradaki mekanlar iç taraftaki mekanlara göre daha pahalı. İçeceklerimizi içtikten sonra sabun satan dükkanlara gittik. Marsilya sabunlarıyla ünlü hatta sabun müzesi bile var. Le Museo du Savon sabun yapma aşamalarını burada görebilirsiniz. Müzenin etrafında envai çeşit ve şekilde sabun satan dükkanlar var. 1 €’dan başlıyorlar. Hediyelik alabilirsiniz.

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

St Victor Abbaye’ye gitmek için yola koyulduk. Yokuş bir yolu var diyebiliriz. Girişi ücretsiz olan 5.yydan kalma surlarla çevrili bir manastır burası. Manastır ziyaretinden sonra sıra geldik tüm şehirden görülen  Notre Dame de La Gard’da(Notre Dame Bazilikası) gitmeye. Yolu çooooook yokuş. Toplu taşımayla gelmenizi öneririz. Aman ne olacak deyip biz yürüdük. Ama çoook yorulduk diyebiliriz. Dizlerimizde derman kalmadı. Şehir manzarası harika tüm Marsilya ayaklarınızın altında. O kadar yorulduk ki Marsilya yetti ya bizim için otele mi dönsek bundan sonra dedik ve bugün ki gezimizi bitirdik.

 

MARSİLYA’DA YAPMADAN DÖNME!

  1. Vieux Port’da bir şeyler iç.

  2. Hediyelik sabun al.

  3. Grafitilerle bol bol fotoğraf çekil.

  4. Zamanının pek çoğunu La Panier’de geçir.

  5. Fransız peynirleri dene. Marketlerde uygun seçenekler oldukça fazla.

  6. Bu şehrin simgesi ağustos böceği hediyelik magnet alacaksan rengarenk süslenmiş ağustos böceği magnetlerinden al.

NOT! Marsilya aşırı göç almış bir liman şehri. Her türden insan var. Bu yüzden kendinizi güvende hissetmiyorsunuz. Medeniyet bulmak zor, sokaklar pis, kafası güzel garip tipler dolaşıyor dikkatli olun deriz. 2 günden fazla kalmaya değmez.

ÖNERİ! Öğle yemekleri hem doyurucu hem de ucuz olsun diyorsanız marketlerden günlük salata alabilirsiniz. Hava sıcak olduğu için parklar, bahçeler yemek yemek için çok ideal. Salatalar gerçekten çok lezzetli 2,5 Eurodan 7,5 Euroya kadar seçenek var. 

Tecrübelerimizin yolunuza ışık olması dileğiyle… Hayat kısa gezilecek yer çok. Euronuz bol olsun.

WhatsApp Image 2025-10-25 at 23.41_edite
WhatsApp Image 2025-10-25 at 21.16_edite
WhatsApp Image 2025-10-25 at 21.16_edite
bottom of page