Merhaba! Bolca araştırma yapıp 1 güne sığdırmak için tüm çabayı sarf ettiğimiz Kopenhag gezisi notlarımızla karşınızdayız öncelikle gezilecek yerler: 

Kopenhag’da Gezilecek Yerler

        1. Nyboder

​​

​​

​

​

​

​

​​

​

​

​

​

        2. Rosenborg

 

​

​

​

​​

​

​

​

​

​

​

​​

​

​

​

​

​

        3. Frederiks Kirke

 

​

​

​

​

​

​​

​

​

​

​

​

​

​

​

​​

​

​

​

​

        4. Amalienborg

 

​

​

​

​

​

​

​​

​

​

​​

​

​

​

        5. Nyhavn

 

​

​

​

​​

​

​

​

​

​

​​

​

​

​

        6. Christiania Bölgesi

 

​

​

​

​

​

​​

​

​

​

​

​

​

​

​

​

​​

​

​

​

​

        7. Borsen

 

​

​

​

​

​

​

​​

​

​

 

​

​

​​​

        8. Chirstiansborg Slot

 

​

​

​

​

​​

​

​​

​

​

​​​​​​

​

​​

​

        9. Stroget

 

​

​

​

​

​

​

​​

​

​

​

​

​

​

​

​​​​​

​​

​​

​

​

​

​

        10. Gråbrødretorv

 

​

​

​

​

​

​

​​

​

​​

​

​

​

        11. Rundetarn

 

​

​

​​

​

​

​

​

​

​

​

​

​​​​​

​

        12. Radhauspaldsen

 

​

​

​

​

​

​​

​

​

​

​​

​

​

​

        13. Magstraade

 

​

​

​

​

 

​

​

​

​

​

​

​

​​​​​​

​

​​

​

​

​

​

        14. Tivoli Bahçeleri

 

​

​

​

​

​

​

​

​

​​

​

​

​

​

​

​

​

​​

​

​

​

​

​

​

        15. Ørstedsparken
        16. Superkilen
Osterport istasyonundan yürüyerek sapsarı evleri olan Nyboder ve gözümüze güzel görünen tüm sokaklara daldık. 

 

​

​

​

​

​

​

​

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

​

​

​

​

​

​

​

​

​

​

​​

​

​

​

​

​

​

​

​

​

O gün bisiklet yarışması vardı. Ki zaten her kapının önü bisiklet. 

 

​

​

​

​

​

​

​​

​

​​

​

​

​

​

Ne harika bir şey güvenle bisiklet sürmek. İstanbul’da kesinlikle yapamayacağım bir şey. Orada da otobüsler elektrikliydi ve yine araçların çoğu elektrikli. Nyboder’dan Rosenborg Sarayı’na geçtik. Kocaman bir bahçesi vardı. Çocuklar için parklar tabi ki oğlumuz parkta oynadı. 

 

 

 

 

​

​

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

​

​

 

​

​

​​

​

​

​

​

​

​

​

​​​

Baharla coşmuş keyifli bir kraliyet bahçesi. Sarayı gördükten sonra Frederiks Kirke ve ardından  Amalienborg’a geçtik. Burada nöbet değişimini izledik ve Nyhavn’a gidene kadar önümüzdeki tüm parklarda oğlumuzu oynattık. 

 

​

​

​

​

​

​

​

​​

​

​

​

​

Nyhavn gerçekten çoook güzel. Renk renk boyanmış evler, birbirinden güzel kafeler ve kanal. Buradaki kafelerde Nyhavn’ın tadını çıkarabilir, botlarla kanal turu yapabilirsiniz. Kesinlikle bolca fotoğraf çekin.

 

​

​

​

​

​

​

​

​

​​

​

​

 

Nyhavn’dan sonra Inderhavnsbroen köprüsünden geçip kanal havası alıp Kopenhag’a şöyle bir baktık köprünün sonundaki sokak lezzetlerini tadabileceğiniz açık yemek yeme alanında kısa bir mola verdik. 

 

​

​

​

​

​

​​

​

​

​

​​

​

​

Mola bitimi özgürlükler bölgesi  Christiania’ya yürüdük. Bölgeye yaklaştığımızı grafitili duvarlardan anladık.​

​

Bölgenin giriş kapısından girişimizi yaptık ve artık birçok şeyin yasal olduğu bölgedeydik. Yıllar önce sizin kanunuzu tanımıyoruz diyen Hippiler buraya yerleşmiş ve komün hayatı kurmuşlar vergi de vermiyorlar. Aralarına kolay kolay kimseyi de almıyorlar. Heyet karar verip alıyor ve aldıkları kişi ayrılırken yanında hiçbir şey götüremiyor. Uyarıcı bazı maddeler açıktan satılıyor.  Danimarka’nın diğer bölgelerinde suç sayılıyor. Bu maddelerin satışının yanı sıra hippiler renkli kıyafetler ve takılar satıyorlar, küçük kafeler ve konser alanları var. Bizim gittiğimiz gün etkinlik yoktu ama genellikle yazın etkinlikler oluyormuş.  Kafelerin üst kısmında seyir terası gibi bir yer vardı gölü arkamıza alıp bölgeyi izledik. 

​

 

​

​

​

​

​

​​

​

​

​

​

İnsanlar sakin bir şekilde yaşıyordu. Dikkatimi bölgede çöplerin yerlerde olduğu  çekti demek ki vergi vermeyince böyle oluyor. Grafitili sokaklardan geçerek usulca bölgeden ayrıldık ve sert soğuk esen rüzgar eşliğinde yürüyüşümüze devam ettik. Borsen’in( Borsa binası) ve Christiansborg Slot’un önünden geçerek ünlü alışveriş caddesi olan Stroget’e geçip hediyelik eşya satan mağazalara bakındık ee gitmişken bir magnet alalım dedik ve 35 DKK’ya bir magnet aldık. Hediyelik eşya almak için önerilen Fly Inn Tiger’a girdik oradan bir şeyler aldık. 

 

​

​

​

​

​

​​

​​

​

​

​

​

​

Çok acıktık ünlü Danimarka sosislerini denemek için DOP sosis arabasını bulduk. Sosisler gerçekten çoook lezzetli. Fiyatı 40 DKK. Bu fiyata ketçap, hardal, kızarmış ya da doğranmış soğan ve turşu dahil. Ekmekler klasik hot dog ekmeği. Mutlaka deneyin. 

​

​

​

​

​

​

​

 

​

​

​​

​

​

​

​

​​

​

​

Yan tarafında bir bank bulup içimize güneşi çekerek keyfini çıkardık sosislilerimizin. Sosisli keyfinden sonra Gråbrødretorv'a geçtik. Burası minik bir meydan Kopenhag özeti gibi. Rundetaarn Kulesi'ne yürüdük oradan Magstrade’de güzel fotoğraflar çekip Københavns Rådhus’a gidip dinlendik. Tivoli bahçelerinin önünden geçtik. Walt Disney’in örnek aldığı Tivoli bahçeleri bir  eğlence parkı.  Girişe ve bineceğiniz  her oyuncak için ayrıca para ödemek gerekiyor. İçinde kafeler var yemyeşil bir alana sahip. Zamanımız çok az kaldığı için kapısından bakmakla yetindik. Yanında Lego markete diğer lego marketlere hiç girmemişiz gibi girdik. Kopenhag ile alakalı lego maketleri inceledik.​​​​​

 

Oğlumuz bir araba tasarladı ve adıyla sergilenmesi için rafa yerleştirdi.

Lego’nun anavatanı olmasına rağmen Türkiye’ye göre pahalı bulduk.  Artık akşam olmuştu ve Bloom Vesterbro isimli restorana yaptırdığımız rezervasyon saati yaklaşıyordu. 

 

​

​

​

​

​

​

​​​​​​​

​​

​

​

Puanı ve yorumları oldukça iyi olan restorana geçtik. Bir tasting menü, bir ana yemek ve şarap sipariş ettik. Modern döşenmiş,  sadece kadınların istihdam edildiği restoranda şahane yemeklerin tadını çıkardık. Restorandan çıkıp 10 dakika mesafede bulunan tren garına gidip Malmö’ye geçerek Kopenhag maceramızı sonlandırdık.

Zaman yetmediği için bazı parklara gidemedik Ørstedsparken ve  Superkilen gibi siz mutlaka gidin. En ünlü Danimarka lezzeti olan smorrebrod u karnımızın acıkmaması nedeniyle deneyemedik. Aamanns 1921 smorrebrod yemek için en iyi seçenek. Eğer deneseydik buraya gidecektik. Eğer kahve içip soluklanmak isterseniz Buka Bakery’de kahve içip zaten görüntüsüyle gel beni ye diyen maskarponlu kuruvasan deneyebilirsiniz.

 

Bu bilgilerin yolunuzu aydınlatması dileğiyle… İyi gezmeler.