Almanya-Stuttgart | Gezegenaile

Almanya-Stuttgart(Ocak 2025)

Almanya'nın altıncı büyük şehri, Baden-Württemberg eyaletinin başkenti ve en büyük belediyesi olan Stuttgart’tan merhaba!

Stuttgart’a Nürnberg’ten geçince açıkçası bize biraz sönük ve fazla betonarme geldi. Kendi kendimize yaa sadece Stuttgart’ı görmek için gidilmez diye bile düşündük. İyi ki öncesinde birçok yeri gezmişiz dedik. Ama Stuttgart’ı gezmek kesinlikle eğlenceli hale getirilebilir. Nasıl mı? Stuttgart’ın merkezinden ziyade ona bağlı olan yerleşim yerleri gezilerek. Örneğin Esslingen ya da Tübingen. Haritayı açıp bakmak yeterli. Sadece yapmanız gereken o zonlarda geçerli toplu taşıma bileti almak ve o güzel, şirin, lokal Alman kentlerini tadını çıkarmak. İşte şimdi geldiğime değdi diyebilirsiniz.

Biz Stuttgart’a iki gün ayırmıştık. İlk gün Stuttgart merkezi dolaştık. İkinci gün bağları, tatlı evleri, şirin cafeleri olan güzeller güzeli Esslingen’e gittik. İyi ki de gitmişiz. Üstelik Stuttgart’tan trenle 15 dk uzaklıkta. Biraz daha vaktimiz olsaydı Tübingen’e de gidecektik.

STUTTGART’A HAVALİMANINDAN ULAŞIM

Stuttgart’a havayoluyla geldiyseniz eğer merkeze ulaşımı(Stuttgart Hauptbahnhof merkez olarak kabul ettik.) U6 numaralı metro(43 dk) ya da S2(34dk) banliyö treni ile ulaşabilirsiniz. Bizim otelimiz U6 metrosuna yakın olduğu için metroyu tercih ettik. Keyifli bir yolculuk şehir turu gibi oluyor. Tren havalimanı girişinde duruyor, yürüyerek rahat bir şekilde havalimanına kısa sürede geçebiliyorsunuz.

Yolculuk için bilet fiyatı ise Zone 2 ile 1 arasında yolculuk yapıldığı için kişi başı 4,30€. Çocuk için 1,90 € 2 Zone içeren günlük grup bileti ise 16,80€. Esslingen’e gittiğimiz gün bu bileti kullanmıştık. Biletleri isterseniz makinelerden ya da VVS ofislerinden alabilirsiniz. Ofislerden alınca trenlerle ilgili açıklayıcı bilgi de veriyorlar. Günlük biletleri metro veya trenlere binmeden önce makinelerde validate etmeyi unutmayın. Bilet kontrolleri çok sıkı belirtelim. Bilet alacağınız makinelerde Türkçe dil seçeneği de bulunmakta. Hatta havalimanında Türkçe anans bile yapılıyor.

Biz Stuttgart’a Nürnberg’ten trenle geçtik. Yolculuk 2 saat 13 dk sürdü. Gayet konforlu bir yolculuktu. Bindiğimiz tren 2 katlıydı. Oğlumuz bayıldı bu duruma tabi ki. Stuttgart Hauptbahnhof’tan otelimize yürüyerek geçtik. Nürnberg’te son kaldığımız kötü evden sonra tertemiz konforlu otel o kadar iyi geldi ki.( Nürnberg yazımızı okuyabilirsiniz.) Otelimiz Stadtbibliothek(Merkez Kütüphane) karşısındaydı.(Burada metro durağı da var aynı isimli) Otelin bir diğer tarafında ise Milaneo Alışveriş Merkezi vardı. Birçok ihtiyacımızı buradan giderdik. Kahvaltı dahil olan otelimizin kahvaltısı oldukça yeterliydi. Biz çok memnun kaldık.

STUTTGART’A GEZİLECEK YERLER

1. Konigstrasse(Kral yolu)

2. Schlossplatz(Saray Meydanı)

3. Mercedes Benz Müzesi

4. Porshe Müzesi

5. St John Kilisesi

6. Şehir Parkı(Standtgarten)

7. Schilerplatz

8. Markthalle

9. Karlshöhe

10. Stuttgart Mitte

11. Altes Schloss

12. Eugensplatz

13. Stadtbibliothek

STUTTGART GEZİMİZ 1.GÜN

Otelimize geçip eşyalarımızı bıraktıktan sonra gün bitmeden gezebileceğimiz tüm yerleri gezmeliyiz diye düşündük ve yürümeye başladık. O an tadilatta olan Stuttgarthauptbahnhof’un içinden geçerek Königstrasse’ye geçtik. Königstrasse Stuttgart’ın ana caddesi. Alışveriş mekanları, restoranlar burada bulunuyor. Sokakta gezerken kendinizi Almanya’da değil de sanki başka bir ülkede yaşıyor gibi hissediyorsunuz. En az kulağa gelen dil Almanca. Çok fazla göç almış bir şehir. Bolca Türk var. Bu cadde bize herhangi bir yer gibi geldi herhangi bir güzelliği yok.

Caddenin ortalarında Schlossplatz’ta Julibaumssaule, Yeni Kale, Pavillon ve Nordlisher Springbrunnen ile Südlicher Springbrunnen isimli çeşmeler bulunuyor. Gayet geniş bir meydan. Burası aynı zamanda Stuttgart Mitte yani şehrin kalbi. Buradan devam edip karşıya geçtiğinizde Altes Schloss(Eski Kale) a ulaşıyorsunuz. Tam karşısında Schillerplatz var. Bu meydanda bulunan heykel filozof ve şair Friedrich Schiller’in heykeli. Heykelin arka tarafında ise Prinzenbau ve Frucktkasten binaları bulunuyor. Güzel bir meydan. Schillerplatz’tan Hauptmarkt’e geçtik. 1900’lü yıllardan kalma bir gıda pazarı. Yerel ürünlerin yanı sıra Dünya mutfağından ürünler de bulabilirsiniz. Aynı zamanda su içebileceğiniz bir çeşme bile var içinde.

Bu gezi oldukça acıktırmıştı bizi. Almanya’da en çok merak ettiğimiz son zamanlarda da Türkiye Almanya arasında polemik yaratan Türk döneriydi. Eğer yurtdışına çıkıyorsak özellikle Türk mutfağından uzak durup yerel lezzetleri tadıyoruz. Ama bu kadar polemik yaratmış haberlere konu olmuş Almanya’daki Türk dönerini yemek istedik. Üstelik dönerin Almanya’da daha lezzetli ve bol porsiyon haberleri doğru mu bunu da öğrenmek istiyorduk döner severler olarak. Gerçekten de Türkiye’de yemeyi en çok sevdiğimiz yemeğimizdir döner bizim.

Almanya’ya gitmeden önce birkaç dönerci araştırmıştık. Genel olarak Almanya’da Türk restoranlarının puanları yüksek özellikle de dönercilerin. Biz de yorumları en çok olan Alaturka’yı tercih ettik. Bulunduğumuz yerden 15dk kadar yürüdük ve ulaştık. İki porsiyon bir ekmek arası döner aldık. Veee aman Allah’ım haberler doğruymuş. O kadar lezzetliydi ki. BA-YIL-DIK!

Porsiyon dönerin et oranı sebze ve pilavı müthişti.(Bu arada tabaklar oldukça derin.) Ekmek arası dönerden et fışkırıyordu. Biz ne yiyormuşuz Türkiye’de dedik. Demek ki bizim yemeklere AB standardı gelince uçuyormuş lezzetten. Tüm yemeklerimizde standart olsa hiçbir Dünya mutfağı önümüze geçemez yemek konusunda. Şahane yemeğimize 30€ ödedik.

Ve gezimize devam ettik. 25 dakikalık bir yürüyüşten sonra Karlshöhe parkına ulaştık. Bu park şehri tepeden görmenizi sağlayan güzel yürüyüş yerleri bulunan yemyeşil ağaçlarla kaplı bir park. Bu arada Stuttgart’ın coğrafi özelliklerinden de bahsetmek istiyoruz. Stuttgart bol tepeli bir şehir. Bol bol yokuşu var yokuşları tırmanmak yoruyor. Aynı zamanda oldukça yeşil. Parkta biraz oyalandıktan sonra etrafında bir göl bulunan Johanneskirche’ye geçtik. Kilise tadilattan dolayı kapalıydı. Etrafında kocaman çınar ağaçları vardı. İnsanlar etrafındaki banklarda oturup sohbet ediyorlardı. Keyifli bir mekandı diyebiliriz. Buradan çıkıp Königstasse’ye yürüyüp akşam nasıl göründüğüne bakmak istedik ama bizi pek çekmedi. Oturup bir şeyler içecek bir mekan bile gözümüze çarpmadı. Biz de Milanoe Alışveriş Merkezi’ne gidip marketten(ALDI) alışveriş yapıp otelimize geçip gezimizi sonlandırdık.

STUTTGART GEZİMİZ 2.GÜN

Bizim için Stuttgart’ı güzelleştiren bu 2.gün oldu. Stuttgart’a özel olarak gidilmemeli diye düşünüyoruz. Size yaşadığımız bir olayı anlatalım. Stuttgart’tan dönerken havalimanında çalışan bir Türk güvenlikle konuştuk. Bizim pasaportları görünce selam verdi. Hayırdır izne mi gidiyorsunuz diye sordu. Bizim orada yaşadığımızı sandı. Biz de yok gezdik dönüyoruz dedik. Neee gezmek için buraya mı geldiniz, ne var ki burada? Beni ailem burada doğurmamış olsa bir dakika durmazdım dedi. Yok biz dönüş olarak kullanıyoruz zaten başka yerlerden gezip geldik deyince. İyi yapmışsınız iyi yolculuklar dedi. Yaşayanlarda çok mutlu değil gibi.

Neyse biz güzel Esslingen’den bahsedelim biraz. Ama önce Stuttgart'ta gerçekten çok beğendiğimiz otelimizin karşısında olan Standbibliothek'e gittik. Biz gezegenaile olarak kütüphanelere bayılırız. Ama bu kütüphanenin saf modernliği bizi bizden aldı. Bembeyaz bir bina. Her şey bembeyaz. Tek renkli olanlar canım kitaplar. O kadar iç açıcıydı ki. Özellikle çocuk bölümünde zaman geçirdik.

En sonda terasına çıktık. Şahane bir terası ve ekonomik bir büfesi var. Kesinlikle gidip oturulup bir şeyler yenip içilmeli. Buradan ayrılıp Esslingen’e gitmek için kendimize günlük grup bileti aldık. Ertesi gün sabah 7’ye kadar geçerli 5 kişiye kadar kullanılabilir bu biletin ücreti 15.60 €. Stuttgart Hauptbahnhof’tan kalkan trene bindik ve 15 dk sonra Esslingen’deydik. Esslingen’e yaklaştığımızda gözümüze yamaçtaki bağlar hemen çarptı. Esslingen şarap bağlarıyla ünlü şehir. Ortaçağ mimarisinin hakim olduğu bu güzel şehrin içinden Neckar nehri geçiyor ve şehrin güzelliğine güzellik katıyor.

ESSLINGEN'DE GEZİLECEK YERLER

1. Agnesbrücke

2. Klein Venedig

3. Innere Brücke

4. Maillepark

5. Stadtkirske

6. Kessler Sekt

7. Esslingen Market

8. Altes Rathaus

9. Esslingen Burg

10. Weinerlebnispfad

Tren istasyonundan çıkıp Bahnofstrasse’den yürüyerek Agnesbrücke’e geldik ve gördüğümüz manzaraya vurulduk. O kadar güzel görünüyordu ki binalar. Oh be nihayet dedik. Gözlerimiz güzelliği karşısında bayram etti. Esslingen’in en güzel binalarını tam olarak gören nehrin ortasında bir adacığı gören güzel bir noktaydı burası.

Buradan bir diğer köprü Innere Brücke’ye geçtik. Bu köprünün alt kısmında çok güzel bir park olana Maillepark var. Bir adacık üstüne kurulu etrafı suyla çevrili. Sularda yüzen bolca ördek ve yavrusu var. Oğlumuz çok ilgilendi onlarla. Park yemyeşil tertemiz. Bolca oyun oynadı burada hatta zor ayırdık parktan.

Parkta biraz soluklandıktan sonra Klein Venedig’e geçtik. Küçük Venedik demek oluyor. Bir tane sandal iskeleti var açıkçası pek Venedik ile alakası yoktu. Sonraki durağımız Kessler Sekt oldu burası bir şarap imalatçısı. Rezervasyonla şarap mahzen turları yaptırıyor. Binası yarı ahşap ortaçağ Alman binası civardaki en büyük ve gösterişli bina. Kessler Sekt’in karşısında Stadtkirche St. Dionys var. Oldukça büyük bir kilise. Buradan biraz yürüyüp Noel’de Noel pazarının kurulduğu Rathausplatz’e geçtik.

Meydanın tam karşısında tatlı bir pembeye boyanmış oğlumun pastaya benzettiği Altes Rathaus(Eski Belediye Binası) vardı. Buradaki ara sokaklarda dolaştık biraz ve ardından bizi oldukça yoracak Esslingen Kalesi’ne gittik. Esslingen kalesi’ne gitmek için dik üstü kapalı merdivenleri olan bir yol var. Surlara yapılmış bu merdivenden yürürken Esslingen’i kuş bakışı görebilme imkanınız oluyor.

Surların alt kısmında bağlar var. Gittikçe dikleşen bu merdivenler soluk soluğa bırakıyor ve 10 dakika sürüyor çıkması. Yukarı çıktık kale kapalıydı ama zaten merdivenlerin bitiminde tüm manzaraya hakimdik. Biraz dinlendikten sonra indik. Ve Esslingen’e gelenlerin mutlaka uğraması gereken yerlerden biri olan bağların bulunduğu Weinerlebnisweg’e gittik. Bağların içinden tatlı bir yürüyüş yapabiliyorsunuz. Hava güneşliyken ayrı bir güzel.

Ki ilkbaharda ya da bağ bozumunda güzelliğinin kat be kat güzel olacağını düşünüyoruz. Bağ havamızı aldıktan sonra şehir merkezine döndük. Acıkan karnımızı doyurmak için yine döner tercih ettik. Acaba Stuttgart’ta yediğimiz döner şans eseri mi güzeldi diye test etmek istiyorduk. Bu sefer ekmek arası istedik ve tabi yine çok güzeldi. Çıtır çıtır bir pidenin içinde enfes döner. Evet artık kesindi kararımız.

Dönerimiz Almanya’da daha güzel. Yemekten sonra güzel Esslingen sokaklarında biraz daha dolaşıp nehre yakın olan tatlı minnoş bir cafede kahvemizi içip aklımızda güzel Esslingen anılarıyla Stuttgart’a döndük.

STUTTGART’TA YAPMADAN DÖNME!

Stuttgart’ta bizim zaman ayıramadığımız çok güzel parklar var eğer zamanınız çoksa buralara gidebilirsiniz. Killerspark, Rosensteinpark, Standtgarten, Eugenplatz.
Esslingen’e, Tübingen’e ve etrafındaki diğer şehirlere gidebilirsin. Bu küçük şehirler daha güzel.
Alman simidi olan bretzeli denemeyi unutma. Sokaklardaki büfelerde ve tüm pastanelerde satılıyor. Tadı çubuk kraker gibi.